2 Nisan 2013 Salı

Yatağımda başka biri yatıyor

Bin bir titizlikle çiçeklerini seçtiğim nevresimlerimin üzerinde başka biri yatıyor. Sabahları ben koştura koştura, söylene söylene işe gittikten sonra sıcak yatağımın keyfini başka biri çıkarıyor. Ben gün içinde evimin kokusunu, üst komşularımın patırtısını bile özlerken, dünyanın bilmem nerelerinden taşıdığım mumlarımı başka bir ben yakıyor. Öyle huzurlu ki, tepesinde ter ter tepinen şımarık kıza bile anlayış gösteriyor.. Kahvaltısını hep evde eden, renk renk desen desen peçetelerimi kahvaltı sofrasında her sabah tüketen bir başka ben, kullanılmamaktan bana küsmüş çaydanlığımın her sabah gönlünü alıyor.

Tek derdi ne yemek yapacağı, ne kitap okuyacağı. Markete bile canı isterse gidiyor, dolabında hiç bir şey eksik değil. Evin hiç bir odası, hiç bir dolabı içine fenalık getirmiyor; onun değil çünkü evlendiğinden beri ta bir buçuk senedir açıp da yerleştiremediği koliler. Benim sıkıntılarım ona ait değil. Benim engellerime takılmadan yürüyüp gidiyor hayatın içinde, benim gibi sürüklenmiyor. Tutunacak bir anlam aramıyor.

Tüm kitaplarını bitiriyor, istediği her fotoğrafı bastırıp çerçeveletiyor. Bir de kafayı çiçeklerle bozmuş, benim gözümün görmediği orkidelerin kaç tane açtığını her gün tek tek sayıyor.

Dışarı çıkıyor bazen. sabah seanslarına sinemalara gidiyor. Masumiyet Müzesi'ne on beş defa gitmiş, haspam hayalimi çaldı; Füsun'un sigara izmaritlerini sayıp her birine ağlamış.

Her halttan haberi var, kimsenin gittiği doktoru, buluştuğu yeni sevgili adayını unutmuyor. Unutup vicdan azabından gebermiyor karı. Araba kullanırken mesaj yazması lazımsa, tin tin sağa çekiyor. Hiç bir yere acelesi yok. Telefonu yalnızca sohbet için çalıyor onun, tanımadığı numaraları açmaya üşenmiyor.

Her sabah köpük köpük poğaçalar yapıyor, her akşam saçını sarıyor. Ben raflara doldurduğum kozmetik ürünlerinin ne işe yaradıklarını bile unutmuşken, gece yarısından sonra başka bir ben yüzüne maske yapıyor.

Ben önce uzaylılar arasında yaşadığımı, sonra da başka kimsenin değil herhalde kendimin uzaylı olduğunu düşünürken, yaşadığı hayata kendini yüzde yüz ait ve uyumlu hisseden bir yabancı ben, benim olamayan her şeyi alıyor elimden. Yaşadığım hayatı karşılayabilmek için çalışıp yorulmaktan yaşayamadığım o hayatın, hanımefendi keyfini sürüyor. Benim hayalimi yaşayan o kalpsiz kadın, hayalimi çalıyor. Aynama notlar yazıyor benim hiç süremediğim bayrak kırmızısı rujlarla; bu hayalin hep bir hayal olarak kalacağını hatırlatmaktan sanki zevk alıyor.

Ben kendimi hayatın içinde zannederken, başka bir ben hayatını yaşıyor ve beni hayatın tamamen dışında bırakıyor.

2 yorum:

  1. Yaseminciğim, her yazdığın yazı beni çok etkiliyor. Senin yazma kabiliyetin inanılmaz. lütfen bu işe daha çok vakit ayır da kitap kulübümüzde seninde bir kitabını okuyalım en kısa zamanda. nurizer

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim Nurizer Teyzeciğim, güzel sözleriniz beni çok mutlu etti. Beni okuyan birinin olduğunu bilmek harika! Sevgilerimle, yasemin

      Sil